Botoks
Botoks nedir?
Botoks, tıpta ve diş hekimliğinde kaslara giden sinirsel iletimi belirli bir süre bloke eden, tedavi ya da estetik düzeltmeler için kullanılan bakteriyel kökenli bir toksindir. Halk arasındaki genel inanışın aksine yılan ya da böcek zehiri değildir. Clostridium Botulinum adlı bakteriden sentezlenen bir toksindir. Tıpta ilk olarak şaşılığın tedavisinde kullanılmıştır. Tedavi sırasında göz çevresindeki kırışıklıkların azaldığının fark edilmesiyle kozmetik alanındaki kullanımı başlamıştır.
Tıp doktorları dışında kimler botoks uygulayabilir?
Gerçek anlamda bu uygulamayı yapma hakkı sadece tıp doktorları ve diş hekimlerindedir,tıp doktorları tüm vücut üzerinde çalışırken, diş hekimlerinin yetki alanı sınırlıdır. Buna rağmen bayanlardan estetik amaçlı çok talep gören bu uygulamalarda, doktoralara yardımcı olmakla görevli yardımcı personelin bu uygulamaları yapması doğru ve güvenilir değildir.
Diş hekimlerinin çalışma alanı ağız, çene ve bunlarla bağlantılı olan çevre dokulardır. Bu dokulara çiğneme kasları, dudak kasları, boyun gibi bölgeler de dâhildir. Dolayısıyla diş hekiminin sorumluluğunda olan tüm bölgelerde botoks kullanımı da tamamen yasaldır. Bunun dışında her gün yaptıkları çoğu dental uygulamada enjeksiyon yapıyor olmalarından dolayı iğne tekniklerinin gelişmiş olması, ağız ve çevre dokularının anatomik yapılarına hakim olmaları diş hekimlerini özellikle yüz bölgesindeki botoks uygulamaları için ideal kılmaktadır. Kanunen hiçbir engel olmasa da uygulamayı özellikle bu konunun eğitimini almış, yetkin bir diş hekiminin yapması tercih edilmelidir.
Ağız ve yüz çevresinde botoks hangi durumlarda tedavi amaçlı kullanılır?
Özellikle çiğneme kaslarında hipertrofi, hiperaktivite olan hastalarda, bruksizm (diş gıcırdatma), clenching (diş sıkma), kasılma düzensizlikleri, bunlara bağlı çene eklemi problemleri, operasyon sonrası mimik kas problemleri, tikler, tükrük bezi fonksiyon bozuklukları, yüz kaslarında ağrı, çene eklemi operasyonları sonrası gibi kullanım amaçları vardır.
Bu tedavilerin içinde en çok öne çıkanı bruksizm (diş gıcırdatma) vakalarıdır. Bu hastalarda ağzı açan ve kapatan kaslar arasındaki ilişki fazla çalışan kasların etkinliği azaltılarak düzeltilir. İleri derecede diş gıcırdatan hastalarda cerrahi girişimlere ihtiyacı oldukça azaltmıştır.
Diğer bir kullanım alanı da gülüş tasarımıdır. Özellikle gülme sırasında dişeti aşırı görünen hastalarda dudak kaslarının etkinliği azaltılarak kötü görüntü giderilebilmektedir. Bunun dışında “Mona Lisa” ya da “Marrionette” çizgileri denen derin gülme hatlarının silinmesi ve sigara içenlerde dudaklarda görülen dikine kırışmaların ortadan kaldırılmasında da çok başarılı sonuçlar elde edilmektedir.
Hangi durumlarda botoks uygulaması sakıncalıdır?
Uygulama alanında herhangi bir enfeksiyon varlığında, botoksa alerjisi olan hastalarda, hamilelerde ve lohusalıkta, sistemik kas hastalığı olan bireylerde, bazı antibiyotik ve kas gevşetici ilaçları kullanan hastalarda, pıhtılaşma engelleyici ilaç kullanan ya da hemofilisi olan hastalarda, inflamatuar deri rahatsızlıkları olanlarda ve dismorfofobi (çirkinlik fobisine bağlı olarak estetik bağımlılığı) olanlarda botoks yapılmamalıdır.
Yapılan botoks ne kadar kalıcıdır?
Botoks uygulamasıyla sinir hücrelerinin kasa uyarı göndermeleri bloke edilir. Botoks tedavisinden sonra sinir hücrelerinin ucundaki kas bağlantıları 3-6 ay arası bir zamanda rejenere olarak tekrar iletime başlar ve oluşturulan blokaj ortadan kalkar. Yapılan enjeksiyonlarla kas etkinliğinde sağlanan azalma da bu süre zarfında normale dönmeye başlar. Bu yüzden tedavinin tekrarlanması gerekir. Bu tekrarlar kullanılan doz, toksinin etki süresi ve etki miktarına göre hekim tarafından belirlenir.
Botoks ve Dolgunun Farkları
Kırışıklıkları düzeltmeden terlemeye hatta migrene kadar çok geniş bir alanda kullanılan botoks, son yıllarda her derde deva oldu. Özellikle yüzde belirginleşen çizgileri yok etmek için kullanılan botoks, çoğu zaman başka bir estetik yöntemi olan dolgu ile karıştırılıyor.
Dolgunun etki alanları
• Kaşların arasındaki çukurlaşmayı düzeltir.
• Alındaki yatay çizgileri hafifletir.
• Göz altındaki morlukları, çukurları hafifletir.
• Dudakların biçimini düzgünleştirir ve kalınlaştırır.
• Yanakları dolgunlaştırır.
• Elmacık kemiklerini belirginleştirir.
• Burundan dudaklara kadar oluşmus olan cizgi leri çene ucuna kadar düzgünleştirir.
• Çukurlaşan yara ve akne izlerinin derinliğini azaltır.
Dolgu neyi yapamaz?
Dolgular mimikleri durdurmadığı için onlara bağlı olan çizgilerin yeniden oluşmasını engelleyemez. Bu nedenle düşen kaşları kaldıramaz, her tebessümde yeniden kırışan kaz ayaklarını düzeltemez. Ama en yaygın kullanımı ile yanaklarda ve dudaklarda eşsiz bir fark yaratır.
Eskiden yaşlanmayı kabullenmek daha kolay, genç görünmek ise çok daha zordu. Öte yandan kırışıklıklardan kurtulmak için estetik ameliyat olmaktan başka çare de yoktu ve bunu göze alabilenlerin sayısı fazla değildi. Son zamanlarda botoks ve dolgular ile bu iş o kadar kolaylaştı ki, birçok insan için yararlanmamak anlamsız hale geldi. Düşünebiliyor musunuz, sadece 15-20 dakika içinde kaşlarınız ve göz kapaklarınız yukarı kalkıyor, gözleriniz açılıyor, dudaklarınız doluyor, yanaklarınız geriliyor, birçok çizgi anında yok oluyor.
Yaklaşık on yıldır botoks hakkında çok fazla reklam yapıldı. Hatta botoksun popüler olmasından sonra,estetiğin yeni adı botoks oldu. Cerrahi dışındaki tüm cilt gençleştirme yöntemleri botoks zannedilmeye başlandı. Botoks özellikle “dolgularla” karıştırılıyor. İkisi de enjeksiyonla uygulanıyor ve ikisi de kırışıklıkları sihirli bir değnek gibi azaltıyor. Ancak ayrıntılara inecek olursak, botoks ile dolgu arasında pek çok fark bulunuyor.
Botoksun etkileri
Yüzümüzdeki kırışıklıkların bir kısmı yüzümüzü şekilden şekle sokan mimiklerimizin eseridir. Başta sadece yorgun olduğunuzda fark edilen hafif çizgiler zamanla belirir ve derinleşir. Botoks bu mimikleri kısarak hem görünümü düzeltir, hem de çizgilerin derinleşmesini önler. Botoksun en etkili olduğu yerler, mimikler sonucunda oluşan hareketli çizgilerdir. Bunlar genellikle alında, kaşların arasında ve göz kenarlarında ortaya çıkar. Botoks özellikle alın ve göz çevresindeki çizgilerde çok etkilidir.Botoks nedeniyle mimikler kısıtlandıkça, hem alışkanlıklar değişir hem de kaslar dinlenerek toparlanır. Bunun sonucunda kırışıklıklar gerçekten azalır ve botoks ihtiyacı seyrekleşir.
Dolgular ise zamanla kolajen kaybına bağlı olarak çöküntüye uğrayan, büzülen, cilt altındaki dokuları azalıp boşalan ve sarkan yerleri dolgunlaştırmak için kullanılır. Dolgu en mükemmel sonuçları yanak ve dudaklarda verir. Sonuçta dolgu ile botoks farklı sonuçlar için kullanılır ve birbirlerini tamamlar. İkisini karşılaştırmak için işte botoksun yapamadıkları:
Botoksun Yapamadıkları
Gülme çizgileri denilen, burun kenarından dudağa uzanan (nasolabial) çizgilerde, dudakları ve yanakları dolgunlaştırmada ve elmacık kemiklerini belirginleştirmede botoks yardımcı olamaz. Ufalan, aşağı sarkan dudakları güzelleştiremezken avurtları da dolgunlaştıramaz. Bu konularda, en becerikli kozmetik operasyon dolgudur.
Botoks hangi sorunları giderir?
• Çatık kaşlı bir görünüme neden olan, iki kaş arasındaki dikey çizgileri düzeltir.
• Alındaki yatay çizgileri hafifletir.
• Zamanla düşen kaşların kalkmasını sağlar. Böylece göz kapakları açılır ve gerilir, göz altındaki torbalar azalır.
• Gözlerin kenarındaki, kaz ayağı denilen kırışıklıkları düzeltir.
• Yaşımız ilerledikçe aşağı doğru kıvrılan burunları kaldırmak ve kenarında oluşabilen çizgileri gidermek için kullanılır.
• Boyundaki çizgileri germek için uygulanır.
• Üst diş etlerinin görünmesini önlemek için kullanılır.
• Dudak kenarlarını yukarı kaldırmak için yararlanılır.
• Bazı hallerde dudak üstünde oluşan dikey çizgileri giderebilir.
• Yine bazı durumlarda dudak kenarlarından çeneye doğru inen çizgilere uygulanır.
• Çenede oluşan çukurlukları gidermek veya şekilsizleşen çene biçimini düzeltmekte kullanılır.
• Dekolte (göğüsteki) çizgileri gerginleştirir.
Gördüğünüz gibi, botoksun itibarı boşuna değil. Kozmetik sayılmadığı için yukarıdaki listeye koymadım ama botoks aşırı terlemeyi ve şiddetli migren ağrılarını durdurmak için de kullanılıyor.Tüm bunlara ve daha fazlası için sizleri de Dent Metro Ostim Diş Polikliniği‘ne bekliyoruz.